Her yıl Türkiye’nin en prestijli teknoloji yarışmalarından biri olarak öne çıkan TEKNOFEST, bu yıl da dikkat çeken projelere ev sahipliği yaptı. Adana’da düzenlenen 2024 TEKNOFEST yarışmasında “Savaşan İHA” kategorisinde birinci olan SİHA (Silahlı İnsansız Hava Aracı) projesi, sadece yarışma başarısıyla değil, aynı zamanda savunma sanayisinin geleceğine dair sunduğu yenilikçi çözümlerle de dikkatleri üzerine çekti. Kocaeli Üniversitesi’nden Kılavuz Koustech takımının geliştirdiği bu SİHA, savunma sanayisi firmalarının yakın markajına girdi ve Türk mühendisliğinin gücünü bir kez daha gözler önüne serdi.
Proje Geliştirme Süreci: 2017’den Bugüne
Kılavuz Koustech takımının İnsansız Hava Aracı (İHA) alanındaki serüveni 2017 yılına kadar uzanıyor. Takım, Kocaeli Üniversitesi’nin Kılavuz Teknoloji Merkezi atölyelerinde, İHA’lar ve alt sistemleri üzerine çalışmalar yapmaya başladığı günden bu yana büyük bir ilerleme kaydetti. Akif Akbaş’ın liderliğindeki ekip, bugüne kadar 6 farklı araç ve sayısız alt sistem üreterek, savunma teknolojileri alanında önemli bir tecrübe kazandı. Bu deneyim, özellikle geliştirdikleri SİHA projelerinde büyük bir avantaj sağladı.
Otonom Özellikler: SİHA’nın Yeni Dönemi
SİHA projesinin en dikkat çekici özelliklerinden biri, tamamen otonom kalkış, iniş ve görev gerçekleştirme yeteneği taşımasıdır. Otonom kilitlenme ve kamikaze görevlerini başarıyla yerine getirebilen bu araç, sadece askeri operasyonlarda değil, birçok sivil alanda da kullanılabilir potansiyel taşımaktadır. Akbaş, geliştirdikleri SİHA’nın tüm alt sistemlerinin, yazılımlarının, kamera sistemlerinin ve tasarımlarının tamamen kendi ekipleri tarafından üretildiğini belirtti. Bu, projeyi hem yerli hem de milli bir teknoloji haline getiriyor.
Savunma sanayisinde, otonom görevlerin ve ileri düzey teknoloji kullanımının önemi giderek artmaktadır. Kılavuz Koustech ekibi, bu trendi takip ederek, yalnızca askeri alanda değil, sivil alanda da çeşitli uygulamalar için teknolojilerini geliştirmeyi hedefliyor. Örneğin, tarım ve gözlem gibi sivil sektörlerde de bu SİHA’ların kullanılması planlanıyor.
Yerli ve Milli Teknolojiler: Savunma Sanayisinde Yeni Ufuklar
Akbaş, proje hakkında yaptığı açıklamalarda, geliştirdikleri ürünlerin sadece savunma sanayisinin ihtiyaçlarını karşılamakla kalmayıp, aynı zamanda sivil alanlarda da yerli ve milli çözümler sunduğunu belirtti. Özellikle, ucuz ve yerli mühimmatların yanı sıra, teknoloji geliştirme noktasında büyük ilerlemeler kaydettiklerini vurguladı. Akbaş, “Savunma sanayimiz için ucuz, yerli ve milli mühimmatlar, teknolojiler geliştirerek sadece askeri alanda değil, sivil alanda da kendimizi geliştirmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Bu anlayış, Türkiye’nin dışa bağımlılığı azaltarak, kendi savunma sistemlerini yerli kaynaklarla geliştirme hedefini desteklemektedir. Savunma sanayisindeki bu yerli üretim artışı, Türkiye’nin hem güvenliğini artıracak hem de küresel savunma pazarındaki rekabet gücünü güçlendirecektir.
Kompakt Tasarım: Geleceğe Yatırım
Kılavuz Koustech ekibi, bu yılki hedeflerini tüm ürünlerini daha kompakt hale getirmek olarak belirledi. Özellikle, SİHA projesinin Ar-Ge sürecinin 4 yıl sürdüğünü belirten Akbaş, bu sürecin sonunda ürünü birleştirip sunmayı planladıklarını ifade etti. Bu hedef, mühendislik alanında yapılan Ar-Ge çalışmalarının yanı sıra, ürünlerin seri üretim sürecine girmesi açısından da büyük bir adım anlamına geliyor. Kompakt tasarım, aynı zamanda kullanım kolaylığı ve maliyet etkinliği açısından da önemli bir avantaj sunuyor.
Türkiye’nin Savunma Sanayisine Katkı: Yeni Ufuklar Açmak
TEKNOFEST’teki birincilik, Kılavuz Koustech takımının SİHA projesinin sadece mühendislik başarısını değil, aynı zamanda Türkiye’nin savunma sanayisinin geleceğine nasıl yön verebileceğini de ortaya koymaktadır. Yerli ve milli teknolojiler geliştirilerek, savunma sanayisinde daha bağımsız ve güçlü bir Türkiye’nin temelleri atılmaktadır. Bu projeyle, sadece askeri alanda değil, tarım ve gözlem gibi sivil alanlarda da büyük bir potansiyel ortaya çıkmaktadır.
Kılavuz Koustech ekibi, gelecekteki hedeflerine doğru emin adımlarla ilerliyor. Geliştirdikleri SİHA projesi, sadece Türkiye için değil, dünya çapında savunma sanayi alanında da bir örnek teşkil edebilir. Bu tür projelerin, Türkiye’nin savunma alanındaki gücünü artırırken, aynı zamanda mühendislik ve teknoloji alanındaki yetkinliklerini de pekiştireceği öngörülmektedir.
Sonuç olarak, yerli ve milli teknoloji geliştirme yolunda atılan bu adımlar, Türkiye’nin küresel savunma sanayiinde daha güçlü bir aktör haline gelmesini sağlayacak ve uluslararası pazarda önemli bir yer edinmesini mümkün kılacaktır.