TEKNEDE BİZİZ, NEHİR DE BİZİZ, FARKINDA OLUN

0
218

Hayatın keyifli bir şiir gibi akıp gittiği bir dönem olsun hepimiz için.Bu yazımda sizlere farkındalık kavramından bahsetmek istiyorum.Farkındalık son yıllarda hayatın her alanında çok karşılaştığımız bir kavram.Hayatı tanımak,anlamak,ne yaptığını ne için yaptığını anlamak farkındalıkla ilgili en temelde. Yaşam bir rüzgar gibi esip geçiyor mu? Yoksa biz o rüzgarın değdiği başakları hissediyor muyuz? Bize dokunan başakların bizde bıraktığı etkileri ne kadar görebiliyoruz? İşte farkındalık burada başlıyor.

Yaşam bir nehirdir, bizde beden teknesi ile o nehirin üzerinde yolculuğumuza devam ederiz.Nehir bazen sakin olur, bazen hırçın, bazen tekne karaya oturur,bazen de sakince akar gider.Tekneye başka teknelerde eşlik eder bu tüm nehir boyunca olabileceği gibi belirli bir süre boyunca da olabilir.Biz teknede yolculuk ederken sadece akar gidersek etrafımızda olan şeylerle ilgilenmezsek bizim için yaşam nehri öylece sonuna ulaşabilir.Ama teknenin etrafında olan olayları gözlemlersek, nehri gözlemlersek, neden sürekli değişkenlikler olduğunu düşünür ve anlamaya çalışırsak yani yaşam nehrinde sadece bir yolcu değilde o nehirle birlikte akarsak o zaman yaşamı fark etmiş oluruz.

Bize farkındalığı getiren gözlem,düşünce ve anlayıştır. Evrende hiçbirşey sebepsiz yere gerçekleşmez.Ağaçtan düşen her yaprağın bir düşme nedeni vardır.Tabii bu durumda bizim hayatımızda yaşadığımız her şeyde bir nedenle olmaktadır.Bugün küçük görünen durumlar yarın için büyük olaylara dönüşebilir.İşte farkındalık tam da burada başlar.Ruhsallık ile baktığımızda; rüyalarınızın çıkması, başınıza gelecek bazı olumsuz durumları önceden fark etmeniz, zor durumlarda hemen bir destek bulmanız, sizin sahip olduğunuz güçlü enerjisel ve ruhsal potansiyele işaret eder.Kendinizi bu anlamda geliştirdiğinizde bunun gibi birçok yetiniz daha da artacaktır.

Yaşam içerisinde kendimizi, çevremizi, hayat akışı içerisinde neyin ne sebeple olduğunu fark etmeye başladıkça varlık sebebimizi de anlamaya başlarız.Kendi varlığımızı anladıktan sonra adım adım düşünerek,sorgulayarak dünyanın ve evrenin neden var olduğunu da fark etmeye başlarız.Farkındalık ben yürüdüğüm yolu bilerek yürüyorum demektir aslında.Örneğin zaman bizim var ettiğimiz bir kavramdır, bir ağacın zamana ihtiyacı yoktur.İnsan aslında zamanın doğal akış içerisinde yeri olmadığını bildiğinde zamanı yönlendirebilir.Aynı şey hastalıklar içinde geçerlidir. Hastalıklar bedenimizin bizi uyarma yöntemidir.Örneğin boğaz rahatsızlıkları iletişim kurmada zorluk yaşadığımızı, söylememiz gerekenleri söylemediğimizi anlatır genellikle.Hastalıklarımızın nedenini fark ettiğimizde çözümlerini bulmamız da bizim için çok daha kolay olacaktır.

Farkındalık yaşam döngüsündeki yerimizi anlamaktır tam anlamıyla. Kişi akıp giden bir dünyada neden ve ne yöne aktığını bilirse hiçbir engel onu durduramaz.Bugün bir sorun yaşıyorsak bunun geçici olduğunu biliriz,mutluysak mutluluğunda hüzün gibi bir ders olduğunu biliriz.Mesele bu dersi fark edip ihtiyaç halinde kullanabilmektedir.Hayatta fark ettiğimiz her şey bizim için yeni bir derstir yani hayat bizim en büyük öğretmenimizdir.

Peki farkındalığımızı nasıl daha da arttırabiliriz,geliştirebiliriz? Farkındalığı geliştirmenin ilk adımı hayat akışını iyi bir şekilde gözlemleyebilmektir.Hayat akışı içerisindeki bir işaret bize bir mesaj olabilir ve yarın karşımıza çıkacak durumlara karşı bizi uyarabilir.Yaşadığımız tüm sorunlar hayattaki eksik yönlerimizi fark etmek için birer uyarıdır aslında.Kişi en zayıf olduğu noktadan sınanır her zaman.Sınandıkça mücadele etmeyi öğrenir ve bir süre sonra zayıflığını fark ettiğinde artık ortada sınanmayı gerektirecek bir şey de kalmaz.
Hayatta iyi ya da kötü edindiğimiz tüm deneyimleri düşünüp akıl ve bilinç süzgecimizden geçirdikten sonra oradan almamız gerekeni alırız.Böyle böyle kendimizi bilincimizi dönüştürerek adım adım en karmaşık görünen kavramları da fark etmeye başlayabiliriz.Örneğin ben kimim?neden varım?evren nedir?Tanrı nedir? gibi sorular ve kavramlar.Hepsinin cevabı bizimle çevremizde sadece fark etmemiz gerekiyor. Demek istediğim şu ki;

Artık teknede basit bir yolcu olmayın, unutmayın tekne de nehir de sizsiniz sadece farkında olun…

Mustafa Caner ZENGİN
Ruhsal Gelişim ve Meditasyon Eğitmeni