reklam
reklam
DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN
reklam
Gülsün Soydemir TÜM YAZILARI

OLASI BİR YAŞAM MI YAŞAM DIŞILIK MI?

Yayınlanma Tarihi : Google News
OLASI BİR YAŞAM MI YAŞAM DIŞILIK MI?
reklam

OLASI BİR YAŞAM MI YAŞAM DIŞILIK MI?

Dünya dönerken ve bizler her türlü yaşamaya devam ediyorken,

Sen ki insancık, zamanın neresindesin!?

Hayatın o akışkan ruhuna, kendi dar kalıbınla koyduğun engele takıldın.

Geniş bir alana sığamadın. Beceremedin bir türlü.

Bilmek istemedin nedendir, nasıldır umursamadın ya da görmezden geldin.

Bilir misin ki her türlü dünyanın her bir köşesinde de canhıraş bir yaşam mücadelesi var.

Yüzyılları gerektiren, o çağlarda yaşamış, fosilleşmiş ve günümüze kadar gelen birçok kalıntının eşi benzeri dahi olmayanı ayrıcalıklı ve de nadir.

Günümüz dünyasında yaşayanlardan çok farklı, apayrı canlılar!

Kıymetini bilmediğimiz dünyanın canına okuduk.

Acınası halini görmezden geldiğimiz, farkındalığını fark edemediğimiz için suçluyuz.

Birçok yaşam kaynağının yavaş yavaş yok olduğunun hiç kimse hali hazırda farkında değil.

Felaketin büyüklüğü aslında öyle büyük ki…

Sadece gözle bakmak değil, ruhunla da görmek gerek.

Yaşayan bütün irili ufaklı canlıların nesilleri yavaş yavaş yok olmakta.

Asırlar boyu koruyup kolladığımız ağaçlarımız da dahil.

Acı gerçek ise bir çoğunu kendi ellerimizle yok ettik.

Yaşanılası bir dünyayı gelecek nesillere aktarmakta kayıtsız kaldık.

Çoğunun göz göre göre yok olup gitmesine sebep olduk, izin verdik ne acı.

Afrika kıtası büyüklüğündeki buzulun erimesi, iklim değişimleri, yağmurun ve karın zamanlı zamansız yağması ve buna istinaden aylarca yağmayan yağmurlar…

Kurak geçen zamanları iklim değişikliğine gerekçe göstermeli elbet.

Denizlerimizin ısınması, depremlerin çoğalması, volkanik yanardağ patlamaları, şiddetli yağışlar ve hepsi buna paralel olarak tetikleme sonucu var olan doğal afetler.

Ama en büyük neden ise çoğunun insan menşeili yaptırım sonucunda insansı afetlerin oluşu.

Ağaçların yakılıp kesilmesi, erozyona sebep olması.

En büyük etken de dünyanın seyir halindeki görseli olmalı.

Doğamız yok olmakta, yerküremiz insanlığı taşıyamaz oldu. Artık çok yaşlı.

Kirlenmeyi, kokuşmuşluğu ve doğaya salınan zehirli gazları daha fazla kaldıramaz.

Bir noktadan sonra kendi kendini yok eden seyir defteri gibi imha edecektir.

Artık yeter dercesine kusmaya başladı bile. Ama nedense kimsenin umurunda değil.

İnsanoğlu hâlâ kendi iç meselelerini sorgulayarak, artı eksi terazisiyle uğraşa dursun.

Geride yaşanılası bir dünyanın kalmadığını ne zaman fark edecek? Kim bilir?

O filmlerdeki ışınlanma ya da zaman makinası (yalanı) hayalini dileme şansı kurgulama anında dahi olmayacak.

Her şey o anki zamanda bir anlığına asılı kaldığında, günü ve saati geldiğinde
bunu yakalamaya hiç kimsenin gücü yetmeyecek.

Gerçek şu ki; son hızla yaklaşan freni boşalmış bir fay hattı sistemi gibi yaklaşan bir gerçek var.

Ve hâlâ bütün bunların bilincinde olmayan, bir de bir türlü kendine gelip uyanamayan insanoğlu gerçeği var.

Kimse yok mu demeden önce uyan!

Uyanmalısın.

Yoksa her şey için çok geç olacak.

Tüm dünyayı etkisi altına alan kozmik bir yapıyla karşı karşıya olduğunun bilincinde ol.

Ve hatta gözü açık uyu,

İnsanlık yok olmadan önce…

reklam