BİR GÖZYAŞININ ANATOMİSİ

0
368
Beautiful pencil drawing eye with tear

Daha dünyaya geldiğimiz o ilk an. Gerçekleştirdiğimiz ilk eylem.. Ağlamak…
“Ağlamak ki zekatıdır, tüm anlatamadıklarımızın” der Cahit Zarifoğlu. Bir ifade biçimi olsa da bir çok kez ifade edemeyişimizin sonucudur aslında.
“Ne iyi geldi ağlamak” deriz
“ne iyi geldi anlatmak” yerine.
Bazen öfkeden bazen acıdan bazen sevinçten dolar gözlerimiz. İnsanlık iki damla ile var olur çığlık atar adeta. Çoğu duygumuzun ya da kaçışımızın yegane sığınağı gözyaşı. Uzmanlara göre vücudun stres ve üzüntüyle başa çıkmak ve kendini korumak için gerçekleştiridiği bu refleks yaşamımız boyunca asker gibi nöbette bekler bizi. Ufak bir komuta bakar taaruza geçmek için. Peki o somut haline gelene kadar içerde nasıl başlar bu yolculuk?
Eylemin bilimsel yolculuğuna bakacak olursak, gözyaşı oluşumu diye bir şeyin varlığından söz edemiyoruz. Aslında aralıksız devam ederek üst göz kapağımızda bulunan gözyaşı bezleri sayesinde sürekli sıvı üretilir ve gözümüzü her kırptığımızda bu sıvı gözümüzün yüzeyine dağılır. Duygu durumumuza göre daha fazla çalışan bu bezler sayesinde toz mikrop bakteri gibi bir çok zararlı dış etkenden de korunuruz. Ortalama bir insan yaşamında yaklaşık yüz litre döktüğü gözyaşı Smithsonian Sanat ve Bilim Üniversitesi’nden Joseph Stromberg’in bulgularına göre bazal, pisişik ve refleks gözyaşı olarak 3 farklı şekilde adlandırılır.
Korneayı kaygan tutmak için düzenli salgılanan gözyaşına bazal, hüzün ya da sevinç gibi duygusal anlarda üretilene psişik denirken toz ve ya kimyasallara tepki olarak gelişenlere refleks gözyaşları denir. Haliyle hepsi farklı molekülel yapıya sahip. Mesela duygu yoğunluğundan oluşan psişik gözyaşlarımız aslında doğal ağrı kesici sayılan leucine enkephalin denilen protein bazlı bir hormona sahiptir. Bu yüzden çoğu kez yoğun ağlamaların ardından rahatlama ve uyku hali de oluşur. Yani dnamızın her duruma uygun bir iki damlası mevcut..
Kimyasal bileşenlerine göre de temel refleks ve duygusal olarak yine 3 farklı şekide ifade edilen gözyaşının ilk ikisi hem insanlarda hem hayvanlarda üretilirken, sadece duygusal yani psişik gözyaşı yüksek beyin yapısı nedeniyle insanlarda üretilir. Bu özelliğiyle bir kanıt ya da manipülasyon yöntemi olarak da ortaya çıkarken aslında kitleleri etkileyen ciddi bir propaganda aracına da dönüşebilir.

funny hipster girl with a tearful eye painted on your arm posing for the camera

Duygusal- Manipülatif Gözyaşı

“Gözyaşı sizi kazanan taraf yapar. Ellerinizle ıslanmıiş gözlerinizi ve yanaklarınızı silerken çeliği bile yumuşatabilirsiniz” Niklas Holzberg bu tezini özellikle siyasete dayandırmıştır. Çoğu kez şahit olduğumuz üzere sempati kazanmak, suç bastırmak ya da inandırıcılığı arttırmak için şaşırtıcı biçimde ve sıklıkla başvurulan bu yöntem kültürden kültüre değişiklik göstersede her zaman kazandırmıştır. Planlı gözyaşı da diyebileceğimiz bu şekliyle ağlamak bir sosyal ifade aracına dönüşür. Yine araştırmalara göre bu yönteme kadınların erkeklerden daha sık başvurduğu söylense de aldatma ya da manipülatif ağlama bazen bilinçaltından da kaynaklanabilir. Yani bilinçsizce de yapılabiliyor.

Bu bilimsel örneklerden de yola çıkarak fazla da derine inmeden aslında bir sosyal etkileşim alanı da açan gözyaşımız, bizi biz yapan kalbimizin sesini gözlerimizden çıkaran bir mikrofon görevi görür. Bu gerçekliğimizden utandığımız anlar olsa da samimiyetle birleştiğinde her bir damlanın giderken bize bıraktığı o veda busesi şifacıdır.

Ağlamak güzeldir… Ağlatmadan ağlamak daha güzeldir…

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz